Kalıtsal Bilgiler KROMATİN İPLİK denilen yapının içinde yer alır. Kromatin iplik hücre bölünmesi sırasında kısalıp kalınlaşarak KROMOZOM yapısını ve adını alır.
Kromatin iplik yapısında : DNA ve PROTEİNLER bulunur
*DNA’nın yapısı nasıl?
*Gen ne demek idi? DNA’nın görevi ne olabilir?
*James Watson ve Francis Crick adlı bilim adamları DNA’yı temsil eden modeli hazırlamaışlardır.
HÜCREDE YAPI VE CANLILIK OLAYLARININ YÖNETİMİ NASIL SAĞLANIR?
*Hücrede yapı ve canlılık olaylarının yönetimini nükleik asit adını verdiğimiz moleküller sağlar.
*Protein sentezi, enerji üretimi, büyüme, gelişme ve üreme gibi olaylar nükleik asitler tarafından gerçekleştirildiği için, bunlara yönetici moleküller de denir. Nükleik asitler hücredeki en büyük moleküllerdir.
*Hücrenin çekirdeğinden başka sitoplâzma, mitokondri, ribozom ve kloroplâstta da bulunur.
*İki çeşit nükleik asit vardır:
1. Deoksiribonükleik asit (DNA)
2. Ribonükleik asit (RNA)
YÖNETİCİ MOLEKÜL: DNA
*DNA hücrenin çekirdeğinde bulunur. Madde yapımı, yıkımı, çoğalma gibi canlılık olaylarının nasıl gelişebileceğini ilişkin bilgileri taşır.
* Hücrelerin farklı davranış göstermesi ve farklı protein üretmesi DNA yönetiminde olur.
* DNA kendini eşleyerek özelliklerinin diğer hücrelere taşınmasını sağlar. Bu yüzden canlıya ait kalıtsal özelliklerin bir sonraki nesle aktarımı gerçekleşir.
DNA Molekülünün Yapısı Nasıldır?
* DNA molekülünün yapısında karbon (C), oksijen (O), hidrojen (H), azot (N) ve fosfat (P) elementleri bulunur.
* Bir nükleik asitin yapı birimi nükleotiddir.
* DNA molekülü iki nükleotid zincirinden oluşmuş sarmal bir yapıdır.
NOT: Urasil bazı DNA da bulunmaz.RNA da bulunur.RNA da ise Timin bulunmaz.DNA da Deoksiriboz şekeri bulunur.
*DNA nükleotidleri birbirine şeker ve fosfat grupları ile bağlanarak bir zincir meydana getirir. DNA iki nükleotit zincirinin birleşmesiyle oluşur.
* Adenin ile timin nükleotidleri arasında 2, Guanin ile sitozin arasında 3 hidrojen bağı oluşarak, DNA’nın çift sarmal yapısı meydana gelir.
*Bir DNA molekülünde daima adeninle timin, guaninle sitozin bağ yapacağından adenin sayısı timine, guanin sayısı sitozine eşit olur. (A = T, G = S)
*Bir DNA molekülünü oluşturan nükleotidlerin sayısı, sıralanış ve çeşidi, türden türe veya bir türün bireyleri arasında farklılık gösterir. Bu nedenle her canlının kendine özgü kalıtsal özellikleri vardır. Nükleotidleri birbirinden farklı yapan özellikler taşıdıkları organik bazlardır.
DNA’nın en önemli özeliklerinden biriside kendi kendini eşleyebilmesidir.
* Hem kalıtsal karakterlerin taşınması için hem de canlının bir hücre olarak başladığı hayatını geliştirerek devam ettirmesi için DNA’nın kendini eşlemesi gerekir
* Hücre bölünmesi esnasında DNA’nın iki zinciri, enzimler aracılığıyla, bir uçtan fermuarın açılması gibi boydan boya açılır.
* Ayrılma sonucunda oluşan her zincirde bulunan bazlara ortamda bulunan nükleotidler bağlanır. Bağlanma daima adeninle timin, guaninle sitozin arasında oluşur.
Yeni bağlanmış nükleotidler alt alta sıralanarak yeni zinciri meydana getirir.
* DNA eşlenirken iki ana zincir korunur. Birbirinden ayrılan bu iki zincirin karşısına ortamdaki nükleotidlerden iki yeni zincir oluşturulur. Eşlenmenin tamamlanmasıyla birbirinin aynı iki DNA meydana gelir.
DNA – Gen – Kromozom
* Hücrede bölünme döneminin dışındaki zamanlarda DNA dağınık uzun ipliksi şekilde görülür. Bu yapıya kromatin ağ denir. Bölünme sırasında kromatin ağ kısalıp, kalınlaşarak kromozomu oluşturur. Kromozomun yapısında DNA’yla birlikte protein bulunur.
* Kromozomların, canlıya ait belli bir özelliği taşıyan ve sonraki kuşaklara aktarılmasını sağlayan parçasına gen denir. Her DNA binlerce genin meydana getirdiği bir bütündür. İnsana ait kan grubu, göz rengi, dil yuvarlama, kıvırcık saçlılık, protein çeşitleri gibi pek çok özellik genlerle taşınır.
* Genlerdeki bilgiler sentezlenecek olan protein bilgiler(tarif)dir. Her bir GEN TEK bir PROTEİNİN üretilmesinden sorumludur. GEN lerin uzunluğu farklıdır.Kimi genler binlerce baz uzunluğundadır.
KALITIM VE ÇEVRE
* Bir canlıda karakterlerin oluşumunu genetik yapı ve çevre koşulları etkiler. Canlıda görülen özelliklerin bazıları sadece kalıtsal olmasına rağmen, bazıları kalıtım ve çevrenin karşılıklı etkileşimiyle ortaya çıkabilir.
* Çevre şartları uygun olursa genler çalışır ve kalıtsal özellikler ortaya çıkar.
* Sıcaklık, su,iklim,beslenme,hormonlar,basıç,atık maddeler,ortamın nemi çevresel etkenler olarak karşımıza çıkmaktadır.Çevre sadece genlerin çalışmasına uygun bir ortam hazırlar.
*Ergenlik döneminde salgılanan eşeysel hormonlar sağlıklı ve dengeli bir beslenme sonucunda ergenlik dönemi normal yaşanır.Kuzey kutbunda yaşayan canlılar ekvator iklimi olan bir yerde yaşayamaz yada dış görünümünde bir uyum değişikliği gözlenir.
* Kutup bölgelerinde yaşayan hayvanların derileri kalın ve üzerindeki tüyler uzun,vücuttaki yağ oranı fazladır. Ekvatorda yaşayan hayvanların derileri ince ve tüyleri kısa , vücuttaki yağ oranı azdır.
*Eğer genler yüzyıllar boyunca hiç değişmeden hep aynı özelliklerle devam etseydi, Yeryüzünde bu kadar çok çeşitli bitki ve hayvan türü olabilecek miydi?
*Karakterler hem KALITIM hem de ÇEVRE ürünüdür.
MODİFİKASYON
* Farklı çevresel şartların etkisiyle bir canlının sadece dış görünüşünde yani fenotipinde meydana gelen değişmelere modifikasyon denir.
*Genlerin yapısını değil de ,çalışma şekil ve derecelerinin değişmesidir.
*Modifikasyonlar sonradan kazanılan özelliklerdir,kalıtsal değildir,vücut hücreleri üzerinde olduğu için nesilden nesile aktarılamaz.
*Çevre şartları değiştiğinde genlerin yapısı(adenin ,guanin baz dizilimi) değişmez işleyişi değişir.
*ÖRNEK:Işıksız bir ortamda yetişen bir bitki yaprağı açık yeşildir.Bu bitki ışığa çıkarılırsa yaprak koyu renk olur.
*Örnek:Aslanağzı bitkisinin bir kısmı ovada bir kısmı dağda yetiştirilirse:
Dağdaki………uzun köklü-kısa boylıu Ovada yaşayanlar…….kısa köklü uzun boylu olurlar.
*Örnek HİMALAYA tavşanları: Bunların kulak ve patileri siyahtır.
*Birkaçının tüyleri kırpılıp üzeri bandajla kapatılır ve sıcak bir ortama bırakılırsa kapatılan bölüm siyahlaşır.
Siyahlaşan bölge kapatılıp tekrar soğuk ortam bırakılırsa beyazlaşır.
(Aynı tarifle pişirilen keklerin bile farklı olduğunu düşünürsek aynı genotipe sahip olduğu halde fenotipi farklılık gösteren bireyler olması.yeşil yapraklı bir bitki karanlık bir ortama konduğunda yapraklarında açıkyeşil yada beyaz tonları oluşur.Aynı bitki tekrar ışıklı bir ortama konduğunda yapraklı yeniden eski yeşile kavuşur.)
*insan derisi mevsimine göre bronzlaşması yada açık renk alması.
*Tavşanların tüy renginin hava sıcaklığına göre değişmesi.
*Spor yapanların vücutlarındaki kasların gelişmesi.
*Sineklerde kanat şeklinin değişmesi(düz,kıvrık olması).
*Döllenmiş arı yumurtasının bal özüyle beslenince işçi arı ; arı sütüyle beslenince ana arıyı oluşturması (Bu kadar etkili bir modifikasyon örneği çok azdır.)
*Çuha çiçeğinin 30 derecede beyaz, 15derecede kırmızı çiçek açması
*Ortam sıcaklığı ,nem oranı,beslenme miktarı ışıklanma süresi bu olaya neden olabilir.
MUTASYONLAR:
*Canlıların eşey hücrelerinde meydana gelen ve anormal değişmeler (Gen,DNA yada kromozomların yapısında meydan gelen değişmelere denir.) şeklinde ortaya çıkan değişmelerdir.
*Mutasyonlar gen üzerinde eksilme ,artma, bozulma gibi nedenlerle ortaya çıkar.
*Mutasyonların üreme hücrelerinde görülenleri kalıtsaldır. Kuşaklar boyunca bu değişimlerin olduğu bilinmektedir.Vücut hücrelerinde görülenleri ise kalıtsal olmayıp nesilden nesile aktarılamaz.(Eşeysiz üreme görülen canlılarda dölden döle aktarılabilir)
*Genotipte olan mutasyonlar fenotipte de değişikliklere neden olmaktadır.
*Geriye dönüşü olmayan ve ortam şartları ile ilgisiz olan varyasyonlardır.Latince de MUTARE: DEĞİŞME anlamına gelir.
*Mutasyonlar nedenlerine göre iki çeşittir.
a-)DOĞAL (SPONTAN)Mutasyonlar: Kendiliğinden birdenbire olan değişmelerdir.Birdenbire meydana gelir.doğada çok rastlanır.Örn:dikenli bir bitkinin dikensiz olması; Düz yapraklının parçalı yapraklı olması.
b-)YAPAY Mutasyonlar: Çeşitli fiziksel ve kimyasal etkilerle (zehirler,ilaçlar,radyasyon,X ışınları , tarım ilaçları,Nitrik asit,civa , sigara katranı ….gibi maddelere MUTAJEN FAKTÖRLER denir.)
Mutajen faktörler:
-Radyasyon(yüksek enerjili zararlı ışınımlar):Gebelik zamanı çekilen röntgen filmlerinde,güneş,nükleer santraller…
-Kimyasal maddeler:Uçucu kimyasal maddeler,civa,alkol,sigara,DDTgibi böcek laçları,aşırı hormon kullanımı,yakıcı,boğucu,zehirleyici gazlar..
-Asitlik-bazlık derecesi(pH):bu derecenin değişmesimolekülerin kimyasal yapısını bozabilmektedir.
-Besinlerdeki katkı maddeleri,ateşli hastalıklar,hava ve su kirliliği
*(Kromozom mutasyonları ya da GEN mutasyonları olarak hücrede meydana geldikleri yer bakımından da incelenbilirler.)
*Yaralı mutasyonlar: bazı mutasyonlar canlının yaşama ve üreme şansını artırabildiği için yararlıdır.
*Zaralı mutasyonlar: canlının yaşama ve üreme şansını azaltan mutasyonlara denir. Kanser, altı parmaklılık, yapışık ikizlilik, down sendromu,orak hücreli anemi, hemofili, eksik organlı çocuklar, albinoluk, kısa bacaklılık, iki kafalı çocuk…
Genetik Mühendisliği ve BİYOTEKNOLOJİ
Tıp:İnsülin, büyüme hormonu, antibiyotikler gibi biyolojik moleküller ucuza ve bol miktarda üretilmektedir.
Tarım:Bitkilerin genetik yapısının geliştirilmesiyle verim arttırılabilir. Tarım zararlılarına karşı biyolojik mücadele gerçekleştirilmektedir.
Hayvancılık:Hayvanların et, süt verimi için çaprazlama ve diğer yöntemlerle yeni hayvan ırkları geliştirilmiştir.
Adli Tıp:DNA analizleri, babalık testi çalışmaları, olayların çözümlenmesine yardımcı olur.
Çevre :Bazı bakteri, alg ve mantarlar endüstriyel ve evsel atıkların, ağır metallerin ortadan kaldırılmasında kullanılmaktadır
Kaynak: herdembilgi.blogcu.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder