Bulmaca cevapları
Alfabetik olarak sıralanmış bulmaca sözlüğü aradığınız kelimeye alfabetik sıra ile bakınız
1. abd başkanı eisenhover’in takma adı : ike
2. abaküs eşanlamlısı: sayiboncuğu
3. bulmacada abartı : mübalağa
4. abd de bir kent : atlanta, şikago
5. abd eyaletleri hangileridir: alabama, alaska, arizona, arkansas, california, colorado, connecticut, delaware, florida, georgia, hawaii,
idaho, illinois, indiana, iowa, kansas, kentucky, louisiana, maine, maryland, massachusetts, michigan, minnesota, mississippi,
missouri, montana, nebraska, nevada, new hamrshire, new jersey, new mexico, new york, north carolina, north dakota, ohio,
oklahama, oregon, pennzylvania, rhode island, south carolinasouth dakota, tennessee, texas, utah, vermont, virginia, washington,
west viginia, wisconsin, wyoming
6. abd profesyonel basketbol ligi : nba
7. abd ulusal havacılık ve uzay dairesi (kısaca) : nasa
8. abd’de beş göllerden birisi : erie
9. abd’nin başkenti : washington d.c.
10. abd’nin para birimi : dolar
11. abd’nin uluslar arası plaka işareti : usa
12. abece : alfabe
13. aberasyon : sapinç
14. abes : saçma
15. abıhayat : bengisu
16. abi : ağabey
17. abide : anit
18. abidevi : anitsal
19. abla : baci
20. abuhava ne demektir: iklim
21. ac simgeli element : aktinyum
22. acar . çalişkan
23. acele nedir: ivedi
24. acele posta servisi “kısaca” : aps
25. aceleci, acul : evecen, ivecen
26. acelecilik : telaş
27. acem ne demektir: iranli
28. bulmacada acemi : toy
29. acemilik ne demek : toyluk
30. acı : izdirap, keder
31. acı sesler çıkarmak : inlemek
32. acı, üzüntü : elem
33. acıbadem ağacı : erez
34. acıbalık ta denilen bir tatlı su balığı : gördek
35. bulmacada acıklı : elim
36. acıklı olay : dram
37. acıklı sahne oyunu : dram
38. acılar karşısında dayanma gücünü yitirmeyen, sağlam, dayanıklı, metanetli : metin
39. bulmacada acıma cevabı nedir: merhamet
40. bulmacada acımasız : zalim
41. acımasız, zorba : ceberut, ceberrüt
42. acımtırak bir içki : amer
43. acının unutulması ya da hafiflemesi, teselli : avunç
44. acıyarak ve koruyarak seven, şefkatli : sevecen
45. acil eşanlamlısı nedir: ivedi
46. aciz ne demektir: güçsüz, zayif
47. acizler, güçsüzler : aceze
48. bulmacada acun anlamı nedir: dünya
49. aç ne demektir: haris
50. aç gözlü, hırslı : haris
51. aç gözlülük nedir: tamah
52. aç olma durumu nedir : açlik
53. bulmacada açacak : tirbişon
54. açar bulmaca: anahtar
55. açar : aperitif
56. açı bulmaca çözümü nedir zaviye
57. açı ölçer : iletki, minkale
58. açı ölçmede kullanılan dönme hareketli cetvel : alidat
59. açık bulmacada cevabı nedir: aleni
60. açık artırım ile satış bulmacadaki çözümü: mezat
61. açık deniz : engin
62. açık duran baş parmağın ucundan gösterme parmağının ucuna kadar olan uzaklık : sere
63. açık elle vurulan tokat : şamar
64. açık havada çıkan kuru soğuk : ayaz
65. açık leylak rengi : lila
66. açık mavi gözlü : maviş
67. açık olma durumu, açıklık : aleniyet
68. açık saman rengi : krem
69. açık sarı renk : limoni, samani
70. açık su kanalı : ark
71. açık toprak rengi : boz
72. açık yer, meydan, alan : saha
73. açık zincirli organik madde : alifatik
74. açık, apaçık, belli : aşikar
75. açık, net : berrak
76. açık, ortada, meydanda, herkesin içinde yapılan : aleni
77. açıkca, belirgin : aşikar
78. açıkça gizlemeden : alenen
79. açıkça görünürlük, bellilik : bedahet
80. açıkça, gizlemeden, meydanda : aleni
81. açıkgöz : uyanik
82. açıkgözlülük, hırs : tamah
83. açıklama bulmacada ne demektir: izah
84. bulmaca cevabı nedir açıklamalar : izahat
85. açıklık : alaniyet, alenilik
86. açıklık ve boş arazi, sahra : kir
87. açıktan açığa, herkesin gözü önünde, herkesin içinde, gizlemeden, açıkça : alenen
88. açılır kapanır perde türü : stor
89. açkı : anahtar
90. açma aracı : açacak
91. ad : ün, isim, nam
92. ad belirtilerek yapılan : nominal, yoklama
93. ad çekme : kura
94. ad ve soyadın baş harfleriyle atılan kısa imza : paraf
95. adaçayı : meryemiye
96. adak bulmaca anlamı: nezir
97. adakta bulunma : adama
98. adale bulmaca sözlüğünde karşılığı nedir: kas
99. adalet ne demektir: hak, türe
100. adaletle iş gören, adaletten ayrılmayan : adil
101. adaletli kelimesinin bulmacada karşılığı nedir: adil
102. adam öldürme : cinayet
103. adamak : nezretmek
104. adana’nın ilçeleri : seyhan, yüreğir, aladağ, bahçe, ceyhan, düziçi, feke, imamoğlu, kadirli, karaisali, saimbeyli,
tuğfanbeyli, yumurtalik
105. adavet : düşmanlik
106. bulmacada aday ne demektir : namzet
107. adcılık : nominalizm
108. adem ile hava’nın üçüncü oğlu : 118. adın durum elerinden biri : de
109. ademiyat : beşeriyet, insaniyet, insanlik
110. ademoğlu, beşer : insan
111. adese : lup, mercek
112. adet : tane
113. adet haline getirme, alışma, alışkanlık : itiyat
114. adet, parça : pare
115. adı sanı belli olmayan : anonim
116. adıl : zamir
117. adım aralığı : fule
119. adını anma : zikir
120. adıyaman’ın ilçeleri : besni, çelikhan, gerger, gölbaşi, kahta, samsat, sincik, tut
121. adi : bayaği, değersiz, kaba, özensiz
122. adil : adaletli
123. adiyö : hoşcakal
124. adlar, isimler : esame
125. adları aynı olanlardan her biri : adaş
126. adli : türel
127. adolf hitler’in partisi : nazi
128. af : bağişlama
129. afacan : yaramaz
130. afak : ufuklar
131. afakiye : nesnelcilik
132. aferin : bravo
133. afete uğramış : afetzede
134. affetmek : bağişlamak
135. afganistan’da bir şehir : herat
136. afganistan’ın başkenti : kabil
137. afganistan’ın para birimi : afgani
138. afi : caka, fiyaka
139. afitap : güneş
140. afiyet : sağlik
141. aforizma : özdeyiş
142. afrika misk kedisi : kalemiks
143. afrika ulusal kongresi’ni simgeleyen harfler : anc
144. afrika yerli davulu : tamtam
145. afrika’da bir akarsu : nil
146. afrika’da yaşayan bir tür antilop : kob
147. afrika’da yaşayan, gövdesi kızıl kestane, bacakları beyaz çizgili memeli hayvan : okapi
148. afrika’nın en yüksek dağı kilimanjaro’nun, yerli dillerde “özgürlük” anlamına gelen yeni adı : uhuru
149. afrika’nın hızlı koşullar için yetiştirilmiş evcil hecin devesi : mehari
150. afrika’nın kimi yerlerinde toplu biçimde yapılan vahşi hayvan acı : safari
151. afrika’ya hayat veren akarsu : nil
152. afrikalı zencilerin büyük bir bölümünü içine alan etnik grup : bantu
153. afyon’un ilçeleri : başmakçi, bayat, bolvadin, çay, çobanlar, dazkiri, dinar, emirdağ, evciler, hocalar, ihsaniye, iscehisar,
kizilören, sandikli, sincanli, sultandaği, şuhut
154. ag simgeli element : gümüş
155. ağ : şebeke
156. ağ şeklinde yapılan örgü : file
157. ağ tabaka : retina
158. ağ torba : file
159. ağ yatak : hamak
160. ağabey (kısaca) : abi
161. ağabey : abi, aka
162. ağabey sözcüğünün kısa söyleniş biçimi : abi
163. ağabeyin eşi : yenge
164. ağacı çizmeye yarayan çember kesitli, ucu sivri ve ağaç saplı el aracı : çizecek
165. ağacın gövdesinden ayrılan kollardan her biri : dal
166. ağaçlarla örtülü alan : orman
167. ağaçlıklı yol : ale
168. ağan : akanyildiz, şahap
169. ağdalık : viskozit
170. ağı : zehir
171. ağı, sem : zehir
172. ağıağacı : zakkum
173. ağıl : dam, kom
174. ağılı : zehirli
175. ağır bir dans türü : slov
176. ağır ritimli bir ispanyol dansı : bolero
177. ağır topuz : gürz178. ağır, sert ve siyah renkli tahtası olan ağaç : abanoz
179. ağırbaşlı, onurlu : vakur
180. ağırlama : izaz
181. ağırlık : yük
182. ağırlık ölçmekte kullanılan alet : terazi
183. ağırlık ve uzunluk ölçüleri için kabul edilmiş kanuni ölçü modeli : etalon
184. ağırlık yitimi : fire
185. ağıt : eleji
186. ağız ağıza dolu, ağzına kadar dolu, silme : lebaleb
187. ağız armonikası : mizika
188. ağız boşluğunun tavanı : damak
189. ağızda evirip çevirme : geveleme
190. ağızdan çıkan, bir veya daha fazla heceden meydana gelen ve mana ifade eden kelime veya kelime topluluğu : söz
191. ağızdan, sözle söylenerek : şifahen
192. ağlayan, inleyen : nalan
193. ağrı dağının eski adı : ararat
194. ağrı’nın ilçeleri : diyadin, doğubeyazit, eleşkirt, hamur, patnos, taşliçay, tutak
195. ağtabaka : retina
196. ağzı çember biçiminde, torbaya benzer büyük gözlü ağ : aposi
197. ağzı dar, şişkin gövdeli su kabı : damacana
198. ağzı geniş tek kulplu su kabı : kanata
199. ağzı sıkı : ketum
200. ağzı sıkılık : ketumiyet
201. ağzı yayvan toprak kap : dagar
202. ağzın tavanı : damak
203. ağzına kadar dolu : lebeleb, tikabasa
204. ah : beddua, ilenç, ilenme
205. ahali : avam, halk
206. ahenk : uyum
207. ahenk, ölçü, düzenlilik : ritim
208. ahenksiz : uyumsuz
209. ahır : dam
210. ahırdaki iki hayvan yeri arasında bölme olarak kullanılan kalın sırık : aralti
211. ahilik ocağından olan kimse : ahi
212. ahirette bütün insanların üzerinden geçeceği köprü : sirat
213. ahize : alici, almaç
214. ahmak, sersem : seme
215. ahret ile ilgili : uhrevi
216. ahşap gemilerin omurgalarına, borda kaplamalarını yerleştirmek için açılan yuva : aşoz
217. aidat : ödenti
218. aids testi : eliza
219. aile : familya
220. aile halkı : horanta
221. aile ile ilgili : ailevi
222. aile ocağı : yuva
223. ailesinin geçimini sağlayan : ail
224. ait : değin, ilişkin
225. ait olma durumu, ilişkinlik, aitlik, dairlik : aidiyet
226. ajan : casus
227. ak : beyaz, lekesiz, namuslu, temiz
228. ak tenli mavi gözlü kimse : maviş
229. aka : ağabey
230. akaç : diren
231. akademik bir unvan : profesör
232. akademik unvan : dr
233. akaju da denilen bir ağaç : maun
234. akamet : sonuçsuzluk, verimsizlik
235. akanyıldız : ağan, şahap
236. akarsu : irmak, nehir
237. akarsu kıyılarındaki çalı ve ağaçların üzerinde de yaşayabilen bir balık : anabas
238. akarsu üzerinde yapılan bent : baraj
239. akarsu yatağı, mecra : akak
240. akarsuyun saniyelik akımı : debi
241. akciğer (eski dil) : rie
242. akciğer : rie
243. akdeniz anemisi adı da verilen bir hastalık : talasemi
244. akdeniz bölgesi’nde turistik bir koy : okluk
245. akdeniz bölgesinin kısa boylu tipik bitki örtüsü : maki
246. akdeniz havzasında görülen çok sıcak bir rüzgar : siroko
247. akdeniz tipi bitki örtüsü : maki
248. akdeniz’de bir ada : girit, rodos
249. akdeniz’de bir ada ülkesi : malta
250. akdeniz’de hapishanesi ile ünlü küçük bir fransız adası : if
251. ake : divit
252. akı : akinti, akma, seyelan
253. akıcı : akar, likit, mayi, sivi
254. akıl : us
255. akıl ve gerçeğe aykırı : abes
256. akıllı : akil, uslu, zeki
257. akıllı, akıl sahibi : akil
258. akıllıca : akilane
259. akılsız : budala, ebleh
260. akım : cereyan
261. akımtoplar : akü
262. akın : hücum
263. akıntı : aki, akma, seyelan
264. akıtma : isale
265. akilane : akillica
266. akim : başarisiz, sonuçsuz, verimsiz
267. akis : aks, eko, yanki
268. akit : kontrat, mukavele, mukavelename, nikah, sözleşme
269. akkan : lenf
270. akla ve gerçeğe aykırı : abes
271. aklama : ibra
272. aklama, temize çıkma : ibra
273. aklanmış : beraat
274. aklı dengesi yerinde olmayan : deli
275. aklımda denen oyun : lades
276. aklıselim : sağduyu
277. akli : ussal
278. akma : aki, akinti, reçine, seyelan,
279. akort oluşturan seslerin bir biri arkasından çalınması : arpej
280. akraba : hisim
281. akran : denk, öğür, yaşit
282. akrobat : cambaz
283. aks : akis, dingil, eko, rot, yanki,
284. aksak : topal, leng
285. aksaklığı olan : arizali
286. aksama, aksaklık : ariza
287. aksaray ilinde yamaçlarında birçok manastır, kilise, peribacaları ve koniler bulunan vadi : ihlara vadisi
288. aksaray’ın ilçeleri : ağaçören, eskil, gülağaç, güzelyurt, ortaköy, sariyahşi
289. aksata : alişveriş
290. aksayan, işlemeyen, bozulmuş : arizali
291. aksetme, yansıma, yankılanma : inikas
292. aksi, ters : ters, zit
293. aksilik : terslik
294. aksiseda, yankı : eko
295. akşam namazı : aşa
296. aktar : baharatçi
297. aktar’ın sattığı şeyler, aktar eşyası : aktariye
298. aktarma : virman
299. aktif : canli, etken, etkin, faal
300. aktörün sahnedeki işi : rol
301. akü : akimtoplar
302. akyuvar : lokosit
303. al : hile, kirmizi
304. al salvador’un başkenti : san salvador
305. al simgeli element : alüminyum
306. alabalıkgiller familyasından, denizlerde yaşayan bir balık türü : denizanasi
307. alacak : borç, matlup, takanak
308. alacak ya da borç : takanak
309. alaka : ilgi
310. alakadar : alakali
311. alakalı : alakadar
312. alakok : rafadan
313. alalama : kamufle
314. alamet : im, iz
315. alan : meydan, saha,
316. alanı geniş : ihatali
317. alaniyet : açiklik
318. alanya’nın tarihteki adı : alaiye
319. alaşit : halita
320. alaten : cüzzamli
321. alaturka karşıtı : alafranga
322. alaturka müzik kurallarını inceleyen yapıt : edvar
323. alay : istihza, kalabalik, saraka
324. alay işareti : nanik
325. alay, istihza : saraka
326. alayiş : gösteriş
327. alaz : alev, yalaz, yalaza
328. albay : miralay
329. albüm . resimlik
330. alçak : namert
331. alçak gönüllü olan, titizlik göstermeyen : kalender
332. alçak gönüllü, uysal : tevazulu
333. alçak gönüllülük : tevazu
334. alçak, aşağılık, kötü : rezil
335. alçak, kötü kimse : deni
336. alçalma, düşkünlük : zil
337. aldatma : desise, düzen, oyun
338. aldatma işi : al, dek, dolap, hile
339. aldırışsız, umursamaz : lakayt
340. aleladelik : siradanlik
341. alem : bayrak, cihan, kainat
342. alemdar : bayraktar, sancaktar
343. alemşümul : evrensel
344. aleni : açik
345. alenilik : açiklik
346. alerjilerin tedavisini konu alan bilim dalı : alergoloji
347. aletler bütünü : makine
348. aletler, araçlar : levazim
349. aleut takımadalarında yer alan adalar : rat
350. alev : alaz, yalim
351. alev, alev dili : yalaza
352. alev, yalım : şule
353. aleve tutmak : alazlamak
354. alevi-bektaşi ozanlarının tarikatlarıyla ilgili şiirlerine verilen ad : deme
355. alfabe : abece
356. algı : idrak
357. alıcı : ahize
358. alıcı kan grubu : ab
359. alıcı yönetmeni : kameraman
360. alıcı, reseptör : ahize
361. alıklaşma : aptal
362. alım, çekicilik, cazibe : albeni
363. alın yazısı : fatalite
364. alın yazısı, takdir : kader
365. alın yazısı, yazgı : fatalite, kader
366. alınan bir şeyi geri verme : iade
367. alınma : gücenme
368. alınması gereken şey : alacak
369. alınmış bir şeyi geri verme : iade
370. alıntı : iktibas
371. alışılagelen : rutin
372. alışılan zamandan önce : er, erken
373. alışılandan fazla : bol
374. alışılmış, alışılan : mutat
375. alışkanlık halinde yapılan : rutin
376. alışkanlık, huy : itiyat
377. alışma : ülfet
378. alışveriş : aksata
379. alışverişte durgunluk hali, sürümsüzlük : kesat
380. alışverişte kötü mal satmak : kakalamak
381. alicenap : cömert
382. alil : sakat
383. alim : bilgin
384. alinan bir şeyi geri verme : iade
385. alkol : etanol
386. alkol ve madde bağımlıları tedavi merkezi (kısaca) : amatem
387. alkolde eriyen hayvansal reçine : gomalak
388. alkollü bir içki : cin, şarap, votka
389. allah (cc) velilerinden zuhur eden olağanüstü hal, harikulade hal : keramet
390. allah (cc)’a kalbi bağlılık, kesin inanma; iman : itikat
391. allah (cc)’a karşı kulluk vazifesini yetirme getirme, tapınma : ibadet
392. allah (cc)’a ve islâm akidelerine inanma : iman
393. allah (cc)’a ve o’nun rızasına erişmek için tutulan yol, tasavvuf yolu : tarikat
394. allah (cc)’ın bir kimseye insanı : inayet
395. allah (cc)’ın emirlerine tam itaat eden yaratık, ferişteh : melek
396. allah (cc)’ın isimlerinden biri : ram
397. allah (cc)’ın kullarına ve diğer yaratıklarına lütfu olan nimet, yenilen, içilen ve sarf edilen şey, kısmet : rizik
398. allah (cc)’ın sıfatlarından biri : rahim
399. allah (cc)’ın sıfatlarından; lutfu ve ihsanı bol : kerim
400. allah (cc)’ın, fazlasıyla merhametli ve esirgeyici anlamına gelen sıfatı : rauf
401. allah’ı tanımayan : kafir
402. alma : fethetme
403. almaç : ahize
404. alman faşisti : nazi
405. alman markının yüzde biri : fenik
406. almanca “bir” : ein
407. almanca “evet” : ja
408. almanca “sen” : du
409. almanca “ve” : und
410. almanya’da bin kent : aeren
411. almanya’da bir eyalet : saar
412. almanya’da bir ırmak : wupper
413. almanya’da bir kent : aachen, bremen
414. almanya’nın eski para biriminin kısa yazılışı : dm
415. almanya’nın para birimi : mark
416. alp : civanmert, er, yiğit
417. alt alta yazılmış şeyler : liste
418. alt karşıtı : üst
419. alt kurul, encümen : komite
420. alt, aşağı : zir
421. altar : sunak
422. alternatif : seçenek
423. altı düz, geniş ve sağlam yapılı tekne : layter
424. altı mayıs’ta yapılan geleneksel bayram : hidrellez
425. altı yüzlü dikdörtgen : küp
426. altıkardeş takım yıldızı : zatülkürsi
427. altın : zer
428. altın ve gümüş işlemeli bir tür ipek kumaş : dibo
429. altın, gümüş gibi madenlerden yapılmış şeylerin saflık derecesi : ayar
430. altının latince adı : airum
431. altınkökü : ipeka
432. altmış beş santimetre boyunda bir uzunluk ölçüsü : endaze
433. altmış dakikalık zaman birimi : saat
434. altmış saniye : dakika
435. alüvyon : liğ
436. alyuvar : eritrosit
437. am simgeli element : amerisyum
438. ama : darir, görmez, kör
439. ama, fakat, ancak : lakin
440. amaç : erek, gaye
441. amaç, gaye : erek
442. amaç, maksat : gaye
443. amaçsız : gayesiz
444. amade : anik, hazir
445. amasya’nın ilçeleri : göynücek, gümüşhaciköy, hamamözü, merzifon, suluova, taşova
446. amatör olma durumu : amatörlük
447. ambar : kiler
448. amca : emmi
449. amel : diyare, ishal, ötürük, sürgün
450. amel : iş
451. amele : işçi
452. amelelik : işçilik
453. ameliyat yapan hekim, cerrah : operatör
454. amerika birleşik devletleri (kısaca) : abd
455. amerika birleşik devletleri halkından olan kimse : amerikali
456. amerika kabilelerinden bazılarının hindistan cevizi suyunu kaynatıp yaptıkları içki : orraka
457. amerikalı : yanki
458. amerikan armudu da denilen bir meyve : avukado
459. amerikan devesi : lama
460. amerikan istihbarat teşkilatı : fbi
461. amerikan pamuğu : akala
462. amerikan uzay örgütü (kısaca) : nasa
463. amil : etkin
464. amil : etken, etmen, faktör
465. amiral yetkisiyle görevli deniz subayı : komodor
466. amiralden bir rütbe küçük deniz subayı : visamiral
467. amirler : ümera
468. amme : kamu
469. amonyak tuzu : nişadir
470. amorf : şekilsiz
471. ampul yuvası : duy
472. an : lahza
473. ana : anne, asil, baz, esas, temel, valide
474. ana ile dölüt arasında kan alışverişini sağlayan organ : etene
475. ana para : kapital
476. ana, baba ve çocuklardan oluşan topluluk : aile
477. ana, esas : temel
478. ana, temel : esas
479. anadolu ajansı (kısaca) : aa
480. anadolu beyliklerinde donanmada kullanılan asker : azap
481. anadolu karasının batıdaki en uç noktası : bababurun
482. anadolu’da hüküm sürmüş eski bir medeniyet : eti
483. anadolu’nun birçok yöresinde ve düğünlerde yapılan güreşe verilen ad : gencer
484. anadolu’nun kapılarını türk’lere açan selçuklu hükümdarı : alparslan
485. anafor : girdap
486. anahtar : açar, açki
487. anahtarla açılan kapı düzeneği : kilit
488. analiz yapan kimse : analist
489. analog karşıtı : dijital
490. anamal : kapital
491. anasına düşkün olan : anacil
492. anasır : unsurlar
493. anavatan : anayurt, özyurt
494. anayoldan ayrılan yolun başlangıç noktası : sapak
495. anayurt : anavatan, vatan
496. andora’nın başkenti : andorra la vella
497. andre malraux’un bir romanı : umut
498. ane : kasik
499. anemon : manisa lalesi
500. angola’nın başkenti : luanda
501. angola’nın para birimi : esküdo
502. anı : hatira
503. anık : hazir
504. anılar : hatiralar
505. anılar : hatirat
506. anımsama yazısı : not
507. anında, şipşak : alaminüt
508. anıt : abide
509. anıtkabir : mozole
510. anıtkabir’i yapan mimar : emin onat, orhan arda
511. anıtmezar . mozole
512. anıtsal : abidevi
513. ani : aniden, ansizin, birdenbire
514. anjin : boğak
515. anka : yad
516. ankara’nın ilçeleri : altindağ, çankaya, etimesgut, keçiören, mamak, sincan, yenimahalle, akyurt, ayaş, bala, beypazari,
çamlidere, çubuk, elmadağ, evren, gölbaşi, güdül, haymana, kalecik, kazan, kizilcahamam, nallihan, polatli, şereflikoçhisar
517. ankara’nın ünlü oyun havası : misket
518. ankebut : örümcek
519. anket : sorguç
520. anlak : zekâ, zeyreklik
521. anlak, feraset : zeka
522. anlam : mana, meal
523. anlam aykırılığı, çelişme, çelişki : tenakuz
524. anlam, meal : mana
525. anlama, kavrama gücü : zihin
526. anlama, kavrama yeteneği fazla olan : kapasiteli
527. anlama, öğrenme, kavrama ve çözme kabiliyeti : zeka
528. anlamı güçlendirmek için iki sözcüğün yan yana kullanılması : ikileme
529. anlamlı : manali, manidar
530. anlamlı iz : im
531. anlamlı, anlamı olan : manidar
532. anlaşma : itilaf, uyuşma
533. anlaşma, uyuşma : itilaf
534. anlaşmazlık, ara bozma : nifak
535. anlatım : ifade, mana
536. anlayış : izan
537. anlayış, sezgi, zeka (eski dil) : faraset
538. anlayışsız, kalın kafalı : gabi
539. anne : ana, valide
540. anne ile cenin arasında kan alışverişini sağlayan organ : etene
541. anne, baba ve çocuk topluluğu : aile
542. annelik : validelik
543. annenin erkek kardeşi : dayi
544. anons : duyuru
545. ansızın : ani, birdenbire
546. ansızın ortaya çıkan tehlikeli durum : badire
547. ansızın, birdenbire : aniden
548. ant : kesem, yemin
549. ant, kasem : yemin
550. ant, yemin : ahit
551. antalya (kısaca) : ant
552. antalya’da bir plaj : lara
553. antalya’da turistik bir bölge : side
554. antalya’nın ilçeleri : akseki, alanya, elmali, finike, gazipaşa, gündoğmuş, ibradi, kale, kaş, kemer, korkuteli, kumluca,
manavgat, serik
555. anten : duyarga
556. antet : başlik
557. antigua ve barbuda’nın başkenti : saint johns
558. antlaşma : pakt
559. anut : inatçi
560. anyon : eksin
561. apaçi : kizilderili
562. apak : bembeyaz
563. apansız : ani, aniden
564. apaz : avuç
565. aperatif : açar
566. apolet : omuzluk
567. apre makinesi : ram
568. aptal : aliklaşma
569. aptal, bön, avanak : enayi
570. ar : haya, hicap, sanat, ut, utanma
571. ar simgeli element : argon
572. ar, haya : namus
573. ar, namus : haya
574. ara : fasila, mesafe, uzaklik
575. ara bozma, geçimsizlik, bozuşukluk : nifak
576. ara yerde : arada
577. araba lambası : far
578. araba markası : lada
579. araba vapuru : feribot
580. arabçada “ben” : ene
581. arabistan yarımadasının güneyinde bir devlet : yemen
582. arabistan’da bir çöl : sina
583. arabistan’da bir dağ : arafat, hira
584. arabulucu : uzlaştirici
585. aracı : vasita
586. araç : vasita
587. araç, aygıt : alet
588. araçlar, aletler : levazim
589. araçlarda hız kesme mekanizması : fren
590. arak : ter
591. aralarında evlilik olmayan kimseler arasındaki cinsel ilişki : zina
592. aralık bir nesnenin her yanını bir şeye değdirerek üstünü onunla kaplamak : bulamak
593. aranılan gerçeğe ulaştırabilecek iz : ipucu
594. arap alfabesinde bir harf : cim603. arapça’da ilk harf : elif
595. arap alfabesinin ilk harfi : elif
596. arap sosyalist diriliş partisi (kısaca) : baas
597. arap üslubunda : arabesk
598. arap yarımadası’nda islâmiyet’ten önce yaşanan döneme verilen ad : cahiliye
599. arap yarımadasında bir körfez : aden
600. arap yazısında, bir ünsüzün dar, düz ve kısa okunacağını gösteren işaret : hare, hareke
601. arapça şarkı : yalelli
602. arapça’da “müslüman” : müslim
604. arapça’da isimler : era
605. araplarda müslümanlıktan önceki çağ : cahiliye
606. araştırıp bulma : tedarik
607. araz : ilinek
608. arazi üzerinde seçilmiş bir işaret noktasının düşeyini gösteren tahta : mira
609. ardahan’ın ilçeleri : çildir, damal, göle, hanak, posof
610. ardahan’ın ilçesi : damal
611. ardiye : depo
612. argo’da “baba” : peder
613. argoda “amerikan doları” : tam
614. argoda “asılsız söz, yalan” : tiraş
615. argoda “bir kimsenin, emek vermeden sağladığı kazanç” : avanta
616. argoda “bir lira” : papel
617. argoda “çok sarhoş” : matiz
618. argoda “çok sövmek” : kalaylamak
619. argoda “esrar” : mal, od
620. argoda “fiyaka, afi” : caka
621. argoda “gösteriş, çalım” : afi
622. argoda “gözetleme” : dikiz
623. argoda “gülünç duruma düşme” : madara
624. argoda “güzel, hoş” : bitirim
625. argoda “hapishane” : kodes
626. argoda “hile” : madik
627. argoda “para” : papel
628. argoda “parasız kimse” : zil
629. argoda “rakı” : imamsuyu
630. argoda “tutukevi” : dam
631. argoda “tuvalet, wc” : kenef
632. argoda “vurgun” : voli
633. argoda “yalan söylemek” : atmak
634. argoda “yalan, palavra” : martaval
635. argoda “yalan” : tiraş
636. argoda “yok kalmadı” : mafiş
637. argoda “yok” : nanay
638. argoda “yol, yöntem” : racon
639. arı : saf
640. arı kovanı : petek
641. arık : zayif
642. arılara barınak olarak yapılan, türlü biçimdeki tahta sepet ya da sandık : kovan
643. arıların kovan deliğini kapamak için kullandıkları sarı ve yumuşak madde : kirebolu
644. arıtıcı : deterjan
645. arıtılmış : refineli
646. arıtılmış, saflaştırılmış : rafine
647. arıtım : rafine
648. arıtım evi : rafineri
649. arıza : engebe
650. ari : çiplak, yoksun
651. arifa : öngün
652. aristogratik yönetim biçimi : oligarşi
653. aristokrat : asil, soy
654. aritmetik : hesap
655. ariyet : ödünç
656. arjantin’in başkenti : buenos aires
657. arjantin’in para birimi : pezo
658. arjantin’in uluslar arası plaka işareti : r
659. ark : şerare
660. arka karşıtı : ön
661. arka, geri : art
662. arkadaş, yakın dost : yaren
663. arkadaş, yol arkadaşı, yoldaş : refik
664. arkadaşlık, yol arkadaşlığı, yoldaşlık : refakat
665. arkalıksız bir tür sandalye ya da iskemle : tabure
666. arkası kesilmeksizin sürme, art arda gelme : tevali
667. arkeoloji : kazi bilimi
668. arma, lego : marka
669. armoni kurallarına göre üst üste bindirilmiş sesler : akor
670. armonika : mizika
671. arnavutluk’ta bir göl : ohri
672. arnavutluk’un başkenti : tiran
673. arnavutluk’un para birimi : lek
674. arnavutluk’un uluslar arası plaka işareti : al
675. arorat kamışı : maranta
676. arsız sokak çocuğu : kopil
677. art, peş : geri
678. artı : pozitif, zait
679. artı uç : anot
680. artık, artan, geri kalan, kalıntı : bakiye
681. artırma : zam
682. artırma şeklinde yapılan satış, müzayede : mezat
683. artırma, ilave etme : zam
684. artist : sanatçi
685. artma, artım, çoğalış : artiş
686. artma, çoğalma, büyüme : nema
687. arttırma, eksiltme : ihale
688. artvin’in eski adı : livane
689. artvin’in ilçeleri : hopa, arhavi, ardanuç, borçka, murgul, şavşat, yusufeli
690. arz : sunma
691. arzu : dilek, emel, istek
692. arzu etme : dileme, isteme
693. arzu, istek : dilek, emel
694. arzulu : istekli, talip
695. as simgeli element : arsenik
696. asa : baston
697. asab : sinirler
698. asabi : sinirli
699. asabiyet : sinirlilik
700. asalak bir böcek : bit, kene, pire
701. asalet : soyluluk
702. asar : yapitlar
703. asarak öldürme cezası : ip
704. asayiş : güvenlik
705. asetat : saydam
706. asetik asitin tuzu ve esteri : asetat
707. asgari : enaz, minimum
708. asık suratlı, somurtkan kimse : abus
709. asıl : ana, baz, esas, temel
710. asıl addan başka sonradan takılan veya yakıştırılan ad : lakap
711. asırlık : yüzyillik
712. asırlık bir ağaç : çinar
713. asi : başkaldiran, isyanci, isyankar,
714. asi olma durumu, isyan etme : asilik
715. asil : aristokrat, soylu
716. asilik : isyankarlik
717. asimile : soyutlama
718. asit : hamiz
719. asker : çeri
720. asker azığı : tayin
721. asker bıçağı : kasatura
722. asker kemeri : palaska
723. asker paltosu : kaput, parka
724. asker ve askerlikle ilgili : askeriye
725. asker yemeği : karavana
726. askeri bir birlik : alay, bölük, tabur, tugay
727. askerin çarpışma sırasında korunması için yapılan toprak siper : metris
728. askerin su kabı : matara
729. askerin yemek kabı : karavana
730. askerler : erat
731. askerlerin arasına katılmış sivil savaşçı : başibozuk
732. askerlik çağı : esnan
733. askerlikte “yürü” komutu : arş
734. asla : katiyen
735. asla ait olmayıp, kısımlara müteallik olan : feri
736. aslan, at saçı : yele
737. aslına uygun olan, gerçek olan : hakiki
738. aslında, esasında; aslından, temelinden : esasen
739. asma bitinin yol açtığı bağ hastalığı : filoksera
740. asma fasulye gibi sarılgan bitkilerin tutunması için dikilen sırık : herek
741. asma kütüğü : tevek
742. asri : modern
743. ast : madun
744. astarlık kumaş : sof
745. astronomi : gökbilim
746. astronot : uzay adami
747. asude : dingin, sessiz
748. asuman : gökyüzü
749. asur’un başkenti : ninova
750. asvalt’ın ana maddesi : katran
751. asya ile avrupa’yı ayıran sıradağlar : ural
752. asya’da bir ada ülkesi : srilanka
753. asya’da bir göl : aral
754. asya’da bir ülke : irak, nepal, tibet
755. asya’da bir yarımada : kore
756. asya’da sıra dağlar : ural
757. asya’da yüksek sıradağlar : himalaya
758. asya’nın doğusu ve güney doğusuna verilen ad: uzakdoğu
759. asya’nın yüksek dağlarında yaşayan bir tür erkek ceylanın karın derisi altındaki bir bezden çıkarılan güzel kokulu madde :
misk
760. aş : yemek
761. aşağısı dar, yukarısı geniş bir çeşit yeniçeri başlığı : kalafat
762. aşama : etap
763. aşama : kademe, merhale
764. aşama, kademe : basamak
765. aşamalı : dereceli
766. aşamasız asker : er, nefer
767. aşevi : imaret, lokanta
768. aşı boyası : okr
769. aşı yapmak : aşilamak
770. aşık kemiği (eski dil) : kap
771. aşık ve bilye oyunlarında kullanılan içi oyulup kurşun akıtılarak ağırlaştırılmış boyalı kemik : akat
772. aşırı bezginlik ve sızlanma anlatan bir ünlem : elaman
773. aşırı derecede yemek yiyen, pisboğaz : obur
774. aşırı gelişmiş, çok iri yarı : azman
775. aşırı güçlük ve sıkıntı, üzgü : eziyet
776. aşırı sevgi ve bağlılık duygusu : aşk
777. aşina : tanidik
778. aşiret : oymak
779. aşk : sevi
780. aşk tanrısı : eros
781. at alıp satma ya da yetiştirme işi : cambazlik
782. at ayaklığı : nal
783. at simgeli element : astatin
784. at tüyünün rengi : don
785. at üretilen çiftlik : hara
786. at üstündeki matador : pikador
787. at ya da araba uşağı : ispir
788. at yarışı oyunu : ganyan
789. at yarışlarında atların dolaştırılarak meraklılara gösterdikleri iple çevrili özel yer : padok
790. at yavrusu : tay
791. at, aslan gibi bazı hayvanların ensesinde veya boynunda bulunan uzun kıllar : yele
792. at, öküz gibi hayvanların tırnaklarına çakılan demir parçası : nal
793. at, öküz üzerinde durabilme oyunu : rodeo
794. ata : baba, cet, peder
795. ata binmek için kullanılan demir halka : üzengi
796. ata sporumuz : güreş
797. atak : cüretkar
798. atalet : durgunluk, tembellik
799. atama : tayin
800. atar damar : arter
801. atardamarda duyulan kalp atışı : nabiz
802. atardamarın kan pıhtısı ile tıkanması : enfarktüs
803. atasözü : sav
804. atatürk kültür merkezi (kısaca) : akm
805. atatürk’ün doğduğu kent : selanik
806. atatürk’ün kız kardeşi makbule hanımın soyadı : atadan
807. ateş : nar, od
808. ateş renginde : ateşi
809. ateş tutmaya yarayan metal araç : maşa
810. ateşe tapan : mecus
811. ateşkes (eski dil) : mütareke
812. ateşli silahla bir merminin atılmasına veya herhangi bir aracın fırlatılmasına yarayan patlayıcı, katı madde : barut
813. ateşli silahlar kullanılarak yapılan spor : aticilik
814. ateşli silahlarda ateşleme mekanizması : tetik
815. ateşli taraftar : fanatik
816. ateşli, coşkulu : ateşin
817. ateşte kızartılmış taze buğday ya da mısır : ütme
818. atı yönetmek için ağzına takılan demir araç : gem
819. atık : posa
820. atıl : tembel
821. atılgan, gözü pek : acar
822. atılım : hamle
823. atın alnından geçen ve iki kayışla başlığa bağlanan koşum parçası : alinsalik
824. atın başına ve boyuna takılan süsler : oyan
825. atın bir türlü hızlı yürüyüşü : eşkin
826. atın bir yürüyüşü : tiris
827. atın eşkin yürüyüşü : link
828. atın kısa adımlarla hızlı yürüyüşü : tiris
829. atışta hedefi vurma : isabet
830. ati : gelecek, istikbal
831. atik : cüretkar, çalak, çevik
832. atkı : kaşkol
833. atlantiği aşan gemi : transatlantik
834. atların alınlarında bulunan beyaz leke : akitma, sakar
835. atlas : saten
836. atlas gibi parlak, pamuklu kumaş : saten
837. atletizmle uğraşan kimse : atlet
838. atlı : süvari
839. atlı postacı, ulak : tatar
840. atmaca ve doğana benzeyen bir tür yırtıcı kuş : muymul
841. atmosfer tabakası : ozon
842. atol : mercanada
843. atom bombası atılan bir japonya kenti : hiroşima
844. atölye : işlik
845. au simgeli element : altin
846. av : şikar
847. av kuşlarından biri : çil
848. av, av hayvanı : şikar
849. ava alıştırılamayan bir cins doğan : esperi
850. avalim : alemler
851. avanak : enayi
852. avanaklık : enayilik
853. avantaj : üstünlük
854. avare : aylak
855. avcı çantası : celbe
856. avcılar için göl kenarında yapılmış kulübe : becene
857. avcıların av beklemek için taş yığınlarından yaptıkları pusu, evsin : öneze
858. avcının av beklediği yer : özene
859. avı çok olan yer : avlak
860. avlanmayı seven : avci
861. avlu : hayat
862. avrupa atom birliği (kısaca) : eag
863. avrupa ekonomik topluluğu (kısaca) : aet
864. avrupa futbol birliği (kısaca) : uefa
865. avrupa para birimi : euro
866. avrupa topluluğu (kısaca) : at
867. avrupa, asya ve afrika’ya topluca verilen ad : eskidünya
868. avrupa’da bir akarsu : ren
869. avrupa’da bir asalet ünvanı : marki
870. avrupa’da bir başkent : atina, tiran
871. avrupa’da bir dağ keçisi türü : şamua
872. avrupa’da bir nehir : ren, tuna
873. avrupa’da bir ulus : fin, macar, rumen
874. avrupa’da bir yarımada : iber
875. avrupalı : frenk
876. avrupalıların çin devlet memurlarına verdikleri ad : mandarin
877. avuç : apaz
878. avuç içi : aya
879. avuç içi ile sürtme : ayalama
880. avuç içi veya parmak uçlarıyla tutulabilen miktar : tutam
881. avukatlar birliği : baro
882. avukatların meslek kuruluşu : baro
883. avustralya yerlilerine verilen ad : aborijin
884. avustralya’da bir ada : yeni gine
885. avustralya’da yaşayan bir cins devekuşu : emu
886. avustralya’nın başkenti : canberra
887. avustralya’nın para birimi : dolar
888. avustralya’nın uluslar arası plaka işareti : aus
889. avusturya’nın başkenti : viyana
890. avusturya’nın para birimi : şilin
891. ay (eski dil) : mah
892. ay : kamer
893. ay takvimimim 9. ayı : ramazan
894. ay’ın etrafında bazı zamanlarda görülen ışıklı halka, ayla, ağıl : hale
895. ayağa giyilen şeylerde ayak bileğinden baldıra doğru olan bölüm : konç
896. ayağı korumak için giyilen ayak giyeceği, pabuç : ayakkabi
897. ayağı sekili at : alabacak
898. ayağın toparlakça olan alt bölümü : topuk
899. ayağın üst kısmı : bacak
900. ayak (eski dil) : pa
901. ayak : pa, kadem
902. ayak direme : inat
903. ayak direyen : musir
904. ayak ile kalça arası : bacak
905. ayak ve ayak tırnakları bakımı : pedikür
906. ayak, adım : kadem
907. ayakkabı : papuç
908. ayakkabı boyama : lostra
909. ayakkabı çekeceği : kerata
910. ayakkabı kalıbının çapı : lorta
911. ayakkabı yüzü yapımında kullanılan dana derisinden sahtiyan : vidala
912. ayakkabıların altına çakılan çivi : nalça
913. ayakkabıların altına çakılan iri başlı çivi : kabara
914. ayakkabıların üst yüzünün ön tarafında dikişle ayrılan burun bölümü : maskarata
915. ayakkabının saya dikişi : patuma
916. ayakkabının yumuşak olan üst bölümü : saya
917. ayakla vuruş : tekme
918. ayaklı içki kadehi : ayag, eyag, piyale
919. ayaklık : pedal
920. ayakta durmak . dikilmek
921. ayaküstü içki içilen meyhane : bar
922. ayakyolu : abdesthane, hela, hemşa, kabine, kademhane, memişhane, tuvalet, yüznumara
923. ayan : belirgin
924. ayça : hilal, yeniay
925. aydın civarında antik kent : milet
926. aydın’ın ilçeleri : bozdoğan, buharkent, çine, germencik, incirliova, karacasu, karpuzlu, koçarli, köşk, kuşadasi, kuyucak,
nazilli, söke, sultanhisar, yenihisar, yinipazar
927. aydınlatma aracı : fener, mum
928. aydınlatma gereci : lamba
929. aydınlık, parlaklık, nur, ışık : ziya
930. ayıklama : eleme
931. ayılmış olan : ayik
932. ayın çevresindeki ışık halkası, ayla : hale
933. ayın ve kimi yıldızların dolayındaki ışık çevresi : ağil, ayla, hale
934. ayıplama, takbih : kinama
935. aykırı : ters
936. aylak : avare
937. aylandız : kokar ağaç
938. aylık : maaş
939. aylık, aylık olarak : mahiye
940. ayn : göz
941. ayna gibi nesneleri parlatan cila : saykal
942. aynaların arkasına ve kaplama metal eşyanın yüzüne sürülen ince metal tabaka : sir
943. aynaz : bataklik
944. aynı adlı çiçekten elde edilen ispirtolu esans : lavanta
945. aynı ahır adına koşan yarış atlarına verilen ad : eküri
946. aynı amacı güden kişiler arasındaki çekişme, yarışma, yarış : rekabet
947. aynı batında doğan iki kardeş : ikiz
948. aynı çizgi üzerinde olma durumu : hiza
949. aynı düzeyde olan : hemzemin
950. aynı isimde olan : adaş
951. aynı meslekten olanların meydana getirdiği esnaf kuruluşu, esnaf birliği : lonca
952. aynı sırada olan : hiza
953. aynı söz dizinsel bağlam içinde birbirinin yerini alabilecek olan ve güçlü bir karşıtlık bağıntısı kuran öğelerin oluşturduğu
bütün : paradigma
954. aynı tiyatroda çalışan oyuncular topluluğu : trup
955. aynı vatandan olanların birbirlerine göre durumu : vatandaş
956. aynı, eş : ikiz
957. ayrı cinsten : heterogen
958. ayrı tutulmuş : muaf
959. ayrıcalık : iltimas
960. ayrık bacaklı : apalak
961. ayrılırken birbirine selam ve esenlik dileme : veda
962. ayrılırken esenlik dileme : veda
963. ayrılış, ayrılık : firak, veda
964. ayrılma, bırakma : terk
965. ayrıntı : detay
966. ayrıntılı : detayli
967. az : cüzi, ufak, yetersiz
968. az alkollü bir içki : bira
969. az bulunur : nadir
970. az görülen şey : nadiren
971. az miktarda : biraz
972. az olmayan : çok
973. az pişmiş yumurta, rafadan : alakok
974. az simgeli element : azot
975. az soğuk : serin
976. az tavlı toprak : aladarbiz, alatav
977. az tavlı, yarı yaş, yarı kuru olan (toprak) : alatav
978. az yakılmış şeker : karamel
979. az yiyip az uyuma ve sürekli ibadet ederek nefsi terbiye etme : riyazet
980. az, az bulunur : kit
981. aza : üye
982. azade : başiboş, serbest
983. azalık : üyelik
984. azami : maksimum
985. azar : itap, papara, paylama
986. azarlama, başa kakma, serzeniş : takaza
987. azarlama, göz dağı : zilgit
988. azat : saliverme
989. azerbaycanlı, azerbaycan halkından : azeri
990. azeri çalgısı : tar
991. azgın, saldırgan : kuduruk
992. azık : nevale
993. azim, gayret : çaba
994. aziziye tabyası kahramanı : nene hatun
995. azlık, seyreklik : nedret
996. azman bir midye türü : pines
997. azot’un başka bir adı : nitrojen
Kaynak: tekblogcu.com
2. Kaynak: http://www.teknolojiweb.net/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder