Her canlının kendi türüne özgü özellikler taşımasını nasıl açıklarsınız?
* Ortam koşullarının canlılar üzerindeki etkilerini araştırınız
* Çevre etkisiyle görünüşte meydana gelen değişiklikleri araştırınız?
* Mendel yasaları ve canlıların özelliklerinin kalıtımı nasıl gerçekleşir
* Genlerin değişmesine neden olan faktörler nelerdir?
* Canlılar içinde yaşadıkları ortama uyum sağlarlarsa yaşamlarını sürdürür; uyum sağlayamazlarsa yok olurlar Bu olayın nedenlerini araştırınız?
* Genetik mühendisliğinin tarımda uygulanması ne tür yararlar sağlamıştır?Araştırın ız
* Gen ve kromozomların yapısı hakkında neler biliyorsunuz?
GENETİĞİN TARİHÇESİ
Yirminci yüzyılın en önemli gelişmelerinden birisi, canlıların özelliklerinin nasıl meydana geldiği ve bu özelliklerin yavru döllere nasıl aktarıldığının aydınlatılması olmuştur
İşte bir bireyin fiziksel ve kimyasal özelliklerini nasıl kazandığını neden kendi türüne ait bireylere diğerlerinden daha çok benzediğini, bu özelliklerini yavru döllerine nasıl aktardığını, bu özelliklerin aktarışındaki kuralların, doğadaki biyolojik çeşitlen menin ve dolayısı ile bugün mevcut olan yaklaşık üç milyon türün nasıl meydana geldiğini inceleyen bilim dalı GENETİK tir
Genetiğin tarihsel gelişiminde diğer bilim dallarıyla paralellik göstermiş ancak Mendelin buluşlarıyla yeni bir bilim dalı niteliği kazanmıştır
İnsanların genetikle ne zaman ilgilenmeye başladıklarını kesin bir şekilde saptamak mümkün değildir Yalnız bir çok arkeolojik bulgu, hayvan ve bitkilerin
binlerce yıl önce evcilleştirildiğini ve ıslah edildiğini göstermektedir Dolayısıyla ilk genetik çalışmalar bitki ve hayvan ıslahı ile başlamış daha sonra deneylerde sinekler,
virüsler, bakteriler, mayalar, küf mantarları, bir hücreliler, solucanlar, fareler ve insanlar gibi organizmalardan yararlanılmıştır Örneğin MÖ 8000 – 1000 yılları arasında at, deve, sığır ve köpek evcileştirilmiş, ayrıca MÖ 5000 yıllarında mısır, buğday, pirinç ve hurma gibi bitkiler kültüre alınmıştır
Bu gün genetik, biyolojinin en ilginç buluşlarıyla heyecan veren bir bilim dalı haline gelmiştir Çünkü genetiğin esasını kavramak hayatın nasıl meydana geldiğini anlamak demektir Bu nedenle genetik bilimi hücre biyolojisi, moleküler biyoloji, fizyoloji, evrim, çevrebilim, sistematik ve davranış bilimiyle yakından ilgilidir ve bu bilim dallarının ilgilendikleri birçok konu üst üste çakışmaktadır Bu nedenle yukarıda belirtilen bilim dallarının genetikten yararlanmadan gerçek amaçlarına ulaşabilmeleri olanaksızdır
Genetik çok dinamik bir bilim dalıdır hatta bir öğrenci bu dersi okuduğu bir yarıyıl içerisinde bile birçok yeni buluş ve gelişmelere tanık olabilir Bilimsel bilgiler her on yılda bir ikiye katlanmaktadır Fakat genetikteki bu gelişme diğer bilim dallarından farklı olarak her beş yılda bir önceki bilgi birikiminin iki katına ulaşmaktadır
Günümüzde genetik çalışmaları şu dört temel üzerine gerçekleştirilmektedi r:
1- Genetik kalıtım materyalin oğul döllere naklediliş şeklini açıklamak
2- Mitoz ve mayoz bölünme sırasında kromozomlar üzerinde yapılan sitilojik çalışmalar
3- Moleküler ve biyokimyasal araştırmalar
4- Popülasyonların genetik yapılarının açıklanmasıdır
Genetik çalışmalar tıp ve tarım alanlarına da sokulmuştur Bu amaçla bitki ve hayvan ıslahı ve
dolayısıyla melezleşeler ile kalıtsal hastalıklara tedavisi ön plana çıkmıştır
Görüldüğü gibi bilimsel araştırmalar insanların mutluluğu için kullanılmaktadır Farklı amaçlarla kullanıldığı takdirde diğer bir çok canlının soylarının tehlikeye sokulması yanında, insan kendi geleceğini ve soyunu da yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakacaktır
A HÜCRELERİMİZİ YÖNETEN MOLEKÜLÜN ADI NEDİR?
Oturduğunuz yerin (il, ilçe, köy… vb) yönetiminden kim sorumlu? Bu yöneticiler yönetimi nasıl sağlıyor? Bu soruları sınıf içerisinde tartışınız…
Alınan cevaplardan da göreceğiniz gibi yöneticilerin belli başlı görevleri var Örneğin bir belediye başkanı, ilçenin yol, su, elektrik… gibi sorunlarıyla ilgilenir Eksik gördüğü yerlere emirler vererek o eksikliği kapatmaya çalışır
Aynı şekilde hücrelerimizde de bu tür yönetim merkezleri var mıdır? Hücreler kendi kedine mi reaksiyonları yürütür?
Bildiğiniz gibi çekirdek, hücrenin yönetim merkezidir Çekirdeği bir belediyeye benzetirsek; bu belediyenin başkanı nedir? Emirler hangi yönetici tarafından verilir? Bu yönetici sizce DNA olabilir mi? Evet bu gibi soruların cevabı DNA olacaktır DNA nın yapısı hakkında yakın yıllara elektro mikroskoplarının keşfi ile beraber bilgi edinmiştir Genetik mühendisleri bu alanda hızlı çalışmalar düzenlemekteler
1 Hücrelere Emir Veren Molekül Dna
a) DNA Molekülünün Yapısı Nasıldır?
Watson-CRİCK modeline göre DNA molekülü, bir eksen etrafında bir birine zıt yönde, sarmal olarak
dönen iki zincirden oluşmuşur Bu iki zincir, eksene dikey yönde dizilmiş bazlar arasında bulunan hidrojen bağlarıyla bir birine bağlanırlar Bu bağlanma Adenin karşısında Timin, Guanin karısına Sitozin gelecek şekilde
olmaktadır Adenin – Timin arasında iki, Guanin – Sitozin arasında üç hidrojen bağı oluşmaktadır.
b) DNA Kendini Nasıl Eşler?
Buraya kadar DNA’nın yönetici görevleri üzerinde durduk Ama DNA’nın üretici görevlerinin de olduğunu biliyoruz Bütün canlılar büyümek, yıpranan dokularına onarmak ve üremek için yeni hücrelere ihtiyacı vardır Bu hücrelerin nasıl üretildiğini biliyor musunuz?
DNAnın kendini eşlemesi (replikasyonu) şu şekilde meydana gelir DNA yı oluşturan nükleotidler arasındaki hidrojen bağları kopar Bu şekilde bir birinden ayrılmış olan zincirler, her biri iki tamamlayıcı zincir sentezinde kalıp gibi rol oynarlar Daha sonra kendini eşler Bu olaya DNA replikasyonu da denir DNA’nın hücredeki başlıca görevi genetik bilgiyi taşıyarak kalıtsal karakterlerin ortaya çıkmasını sağlamaktır
2 Hücremizdeki Diğer Yönetici Molekül RNA
DNA’ ya insanın kalıtsal karakterlerini taşıyan yapı demiştik Önceki bilgilerimize göz atacak olursak, insana özgü proteinlerin olduğunu öğrenmiştik Bu proteinlerin içindeki amino asitlerin rasgele sırlanmadığını da biliyoruz
DNA’nın çekirdekte bulunduğunu ve proteinlerinde sitoplazmada oluşacağını düşündüğümüzde; sizce proteinler ve DNA arasında görev yapan başka bir yönetici yok mudur?
Proteinlerin sentezlenmesinde DNA dan alınan kodları taşıyan yapıya RNA diyoruz
RNA’ nın primer yapısı DNA ya benzer olarak nükleotidlerden meydana gelmiştir RNA’ nın DNA dan farklı, RNA molekülündeki şekerin deoksiriboz yerine riboz olması ve bazlardan da timin yerine urasil bulunmasıdır Ayrıca DNA molekülü çift zincirli olmasına karşın, RNA molekülü tek zincirlidir Molekül ve ağırlıkları bakımıdan RNA üçe ayrılır:
a) Ribozomal RNA (rRNA): Bu tip RNA protein sentezinin meydana geldiği ribozomların yapısında
proteinlerle birleşmiş olarak bulunur
b) Mesajcı RNA (mRNA): DNA dan aldığı bilgileri belirli bir protein sentezi için ribozomlara taşıyan RNA molekülüdür
c) Transfer RNA (tRNA): tRNA’nın görevi, sitoplazmadaki amino asitleri bağlayıp, bunları protein sentezinin yapıldığı ribozomlara götürmek ve orada mRNA daki şifreye göre aminoasitleri sıralamaktır
B EN AZ HERKES KADAR BENZERSİZ OLDUĞUNUN FARKINDAMISIN?
Çevrenize hiç baktınız mı? Etrafınızda o kadar çok insan bulunuyor Aile, akraba, arkadaş vs Ayrıca yaşam alanınız olan; köyünüz, ilçeniz ve ilinizde de bir sürü insan bulunmakta Televizyonda, internette ya da farklı iletişim araçları sayesinde birçok insan görüyorsunuz Peki bunların hiç biri size neden tıpa tıp benzemediğini merak ettiniz mi hiç? Eşsiz olmanızın sebebi nedir? Bunun nedenini araştırdınız mı?
1 DNA’nın Kişiliğini Oluşturduğunu Biliyor Musun?
Yeryüzünde milyonlarca canlı bulunmaktadır Bunların
hepsi birbirinden farklıdır Hepsinin yönetici molekülleri DNA ve RNA’dır Aynı kimyasal yapıya sahiptirler Böyle ise neden; güvercin kurbağaya, kedi
köpeğe benzemiyor? Biz neden balıklar gibi su altında yüzemiyoruz? Hiç düşündünüz mü?
DNA’nın yapısına bakıldığında; aynı çeşit nükleotid ve aynı çift sarmal yapı tüm canlılarda vardır Farklılıklar neden kaynaklanıyor? İşte bu sorunun cevabı şu dur: Bitki ve hayvan hücrelerinde kullanılan; adenin, guanin, timin, stozinin sıralanışlarının ve sayılarının farklı olmasıdır Ayrıca farklı hücrelerin kullanılma bu hücreler için kullanılan proteinin farklı olması da değişikliği sağlıyor
DNA insanlarda sadece %5’lik bir farklılık gösterir%95’i aynıdır Bu %5’lik değişiklik hiçbir insanın birbirine benzememesini sağlıyor
a) DNA-Gen-Kromozom
DNA’da canlının belli özelliklerini üstlenen yapılar vardır Bunlara gen adı verilir DNA’da uzun zincirlerin farklı özelliklerini üstlenen birçok gen bulunur Genlerin içerdiği bilgi yeni hücrenin oluşması için gerekli olan bilgiler bulunur
DNA ve özel proteinler çekirdekte de yer alır Bunlara kromozom adı verilir Kromozomlar çekirdekte dağınık halde bulunurlar Bunlara mikroskopla bile baksan göremezsin Ancak bölünme esnasında mikroskoptan baktığımızda kromozomların yapısını görebiliriz Eğer kromozom görmek istiyorsak hücrenin bölünme zamanını beklemeliyiz Son olarak size şu sıralamayı konuyu özetlemek açısından veriyoruz:
Kromozom——-DNA——-gen——–protein——–hücre ve enzim——-canlı oluşumu…
b) Kalıtım – Bana Özel Kalıtsal Özelliklerim Nasıl Oluştu?
Halk arasında devamlı kullandığımız benzetmeler vardır’’Bunların ailesi zaten zekidir’’, ‘’Dayısına çekmiş’’ gibi benzetmelerdir Bunları daha da genişletebiliriz Yeni doğan bir bebeği görür görmez birine benzetiriz Hatta bunu destekleyen ata sözlerimizde vardır Mesela ‘’Oğlan çocuğu dayıya, kız çocuğu halaya çeker’’
Ağabeyini, kardeşini ya da kendini dikkatlice incelediğinde aileden birine (anne – baba) benzediğinizi fark edersin Bunun nedenini merak ettin mi hiç? İşte yaptığımız etkinlik bunu size açıklamakta Aşağıdaki etkinliği inceleyin
: Nesillerin benzerlik ve farklılıklarının neler olduğunu; bunların diğer insanlara nasıl aktarıldığını inceleyen kalıtım bilimidir
Kalıtsal özellik: Nesilden nesile aktarılan özelliklere denir
c) Mendel Kalıtım İçin Neler Yaptı
MENDEL’İN DENEYLERİ
Mendel ilk deneylerini sadece bir karakter bakımdan fark gösteren bezelyelerle yapmıştırdaha sonra iki ve üç karakter bakımından fark gösteren bezelye çeşitleri ile de yapmıştırÖrneğin ,tohumları her zaman yuvarlak olan bezelyeden aldığı yozları tohumları her zaman buruşuk olan bezelyeye serperek tozlaştırdığında meydana gelen oğul döllerin ana-babadan birine benzediğini ve diğerine benzemediğini
görmüştür(Bu deneyi alta inceleyiniz)
G:YEŞİL Y:SARI Şekildeki çaprazlamalar incelendiğinde mendelin kanunlarının geçerliliği sağlanmış olur
Kalıtsal karakterlerin oğul döllere nasıl geçtiğini inceleyen bilim adamı Gregor Mendel ‘dir Mendel 1822 -1884 yılları arasında yaşamış Avusturyalı bir papazdır
Bezelyelerle yaptığı çalışmalar sonucu,kalıtsal karakterlerin oğul döllere nasıl geçtiğini matematiksel olarak ortaya koymuştur
Mendel , deneylerinde bezelye bitkisini kullanarak istenilen sonuca ulaşmıştır Bezelyeleri kullanmanın yararlarını aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:
* Bezelyelerin çok sayıda türünün bulunması,
* Bezelyelerin çok çabuk çoğalabilmesi,
* Kolay yetiştirilebilmeleri,
* Bezelyenin çiçek yapısının kendi kendini dölleyecek özellikte olmasıdır
d) Sağlıklı Bireyler veya Akraba Evliliği
Kalıtsal hastalıklar kromozomlar üzerinde bulunan genler tarafından taşınır Bu genleri bulunduran bireylere taşıyıcı adı verilir Bu taşıyıcı özelliği olan insanla normal bir insan evlendiğinde çocuklarında kalıtsal hastalık görünmez Çünkü normal protein taşıyıcı proteinin eksikliğini tamamlar Ancak taşıyıcı bir insan taşıyıcı bir insanla evlenirse çocuklarında bu kalıtsal hastalığın görülme riski yüksektir Bu nedenle günümüzde akraba evliliğine karşı çıkılmakta hatta evlenmek için baş vurulduğunda sağlık raporu istenmektedir Günümüzde insanlar bu konuda bilinçlendirilmekte ve akraba evlilikleri azalmaktadır
e) Babanın Cinsiyeti Belirlemedeki Önemini Biliyor musunuz?
İnsanda 23 çift (46) kromozom bulunmaktadır 23 çift kromozomun 22 çifti (44) vücut hücrelerinin özelliklerini belirler Geriye kalan bir çift kromozom ise eşeyi ve eşeye bağlı özellikleri belirleyen kromozomlardır Dişideki eşey kromozomlar aynı büyüklükte ve birbirine benzer olduğundan XX ile gösterilir
Erkeklerde ise, bir tanesi dişinin X kromozomuna benzer Diğeri ise X kromozomundan daha küçüktür Bu nedenle erkek eşey kromozomları XY ile gösterilir Cinsiyeti belirleyen eşey kromozomlardır Tüm eşey kromozomlar X olsaydı çocukların hepsi kız olurdu Bir tek farklılık gösteren Y kromozomudur Buda cinsiyeti belirlemektedir Yani baba çocuğun erkek ya da kız olmasını belirlemektedir
f) Çevrenin Kalıtıma Yaptıkları Örnekler
Modifikasyon: canlıların kalıtıma bağlı olmaksızın çevrenin etkisiyle ortaya çıkan özellikleri de vardır Çevrenin etkileri ortadan kalktığında veya değiştiğinde canlıdaki değişikliğinde ortadan kalktığı görülür Buna modifikasyon denir
Mutasyon: Fiziksel ve kimyasal etmenlerin etkisiyle DNA’ya parça eklenir ya da çıkarılırmeydana gelen bu değişikliğe denir
g)Canlıların Çeşitliliği
Bulunmuş olduğumuz çevrede çeşitli bitki ve hayvan türleri vardır( ÖR: Mantar, sardunya vs)
Bu türleri birbirinden farklı özellikler gösterirler Canlı çeşidi sayılamayacak kadar çok olduğundan
Bunları tanıyabilmemiz için canlıları benzer ve farklı özelliklerine göre gruplandırmalıyız Doğru bir sınıflama yapmak için canlıların gelişim evrelerindeki ve organların yapılarındaki benzerlikler ayrıca akrabalık dereceleri gibi temel özellikleri dikkate alınmalıdır Sınıflandırmada kullanılan temel birim tür’dür
Ortak bir atadan gelen, yapı ve görev bakımından benzer özelliklere sahip, yalnızca kendi aralarında üreyebilen ve verimli döller verebilen bireylerin oluşturduğu topluluğa tür denir”NOT: Sadece kendi aralarında gen alışverişi gerçekleştiren türler zayıf türdür İki zayıf tür arasında yapılan çaprazlama ile elde edilen tür ana babaya göre daha üstün özelliklere sahiptir ÖR: et ve süt verimi yüksek dayanıksız ineklerle et ve süt verimi düşük fakat çevre koşullarına dayanıklı inekler arasında çiftleşme yaparak her iki karaktere sahip döller elde etmek mümkündür”
Canlıdaki benzerliklerin nedeni her iki atadan (dişi ve erkek birey) gelen genlerin kalıtımıdır Her bir canlı diğer bireyden küçük de olsa farklılıklar gösterir
Aynı tür içinde çevrenin etkisiyle türde farlılık meydana gelir Buna modifikasyon denir
Ör: kutup tilkisinin yazın tüylerinin alacalı toprak rengine dönüşmesi, kışın ise tekrar beyaz renk alması
Yeryüzünde canlı sayısı çok fazla olduğu için bilim adamları canlı çeşitliliğindeki kargaşayı ortadan kaldırabilmek için canlıları beş grupta toplamışlardır Bu gruplar
1- Moneralar (tek hücreliler)
2- Protistalar
3- Mantarlar
4- Bitkiler
5- Hayvanlar
Örneğin çita hayvanlar aleminde kedigiller ailesine ait olan bir türdür
Türlerde değişim: Yeryüzündeki canlıların birbirinden farklı olmasının temelinde kromozom yapılarının farklı olması gelmektedir Çok hücreli canlılar eşeyli üremeyle çoğaldıklarından homolog kromozomların mayoz bölünmede ayrılması ve krossing-over olayı canlıların aynı tür içinde dahi birbirlerinden farklı olmasını sağlamıştır
Mutasyonlar, DNA üzerinde meydana gelen değişikliklerdir Kromozom yapısındaki değişim, kromozomdan parça kopması, parça eklenmesi ya da bir parçanın ters olarak bağlanmasıyla ortaya çıkabilir
Aynı tür içerisinde mutasyonlar sonucu kromozom sayısı da değişebilir Mitoz veya mayoz bölünme sırasında kromozomlar düzenli ayrılmaz ise kromozom sayısı bakımından farklı hücreler oluşur
Gen mutasyonlarına
* Yüksek sıcaklık
* Yüksek enerjili ışınlar
* Kimyasal bileşikler
* Ortamın asit ve bazlık derecesi
Canlı türler yaşadıkları ortamlara göre de değişiklik göstermektedir Çevre koşullarına uyum yaparak hayatta kalmaya çalıştıklarından dolayı farklı bölgelerde yaşayan aynı türe ait canlılar farklı olabilirler Örneğin : kuzey kutbunda yaşayan tilkilerin kulak ve burunlarının küçük olması gibi
h) Türlerde Değişmeler Oldu mu?
Canlılar var olduklarından beri doğal seleksiyon ve mutasyonlar sonucu birçok değişime uğramışlardır Canlıların geçirdikleri bu değişime evrim denir Bir canlının evrimi hiçbir zaman tamamlanmaz İnsanların bazı bitki ve hayvan türlerini seçerek istedikleri özellikte bireyler elde etme yöntemine doğal seçilim (doğal seleksiyon ) denir
19yy ortalarına kadar “tür sayısının sabitliği“ kabul edilmekteydi Bu düşünce Lamarck ‘a kadar devam etti Lamarck bir türün kullanılmayan organlarının küçüleceğini veya kaybolacağını, kullanılan organlarda ise gelişmelerin olduğunu zürafaların uzamasıyla açıklamıştır Bu görüşe göre; ortam koşullarındaki değişmeler canlılarda kalıtsal değişmeler meydana getirir Ancak bu teori doğru olsaydı iyi bir bisikletçinin oğlu da iyi bir bisikletçi olarak dünyaya gelirdi
Darvin ise canlılardaki değişmelerin mutasyonlarla meydana geldiğini ileri sürmüştür Canlılar değişmeler sonucu elde ettiği karakterleri bir sonraki nesillere aktarmışlardır Ancak bunlardan uyum sağlayanlar yaşamış sağlayamayanlar ise yok olmuştur Darwin’e göre uzun boylu zürafa iyi beslenmiş ve yaşamına devam etmiş, kısa boylu olan ise beslenemediği için yok olmuştur
I) Kalıtım İle İlgili Yeni Bilgiler:
Doğada çevre tahribatı ve hızlı nüfus artışına paralel olarak çok sayıda belirgin tahribatlar meydana gelmiştir Hem bu tahribatların sebep olduğu kalıtsal bozuklukları yok etmek hem de üretimde verimi arttırmak için genetik yapının iyice incelenmesi ve moleküler seviyede değiştirilmesi çalışmaları başlamıştır Bu çalışmalar sayesinde elde edilen kalıtımla ilgili yeni bilgilerin 21yüzyıla bir gelecek açtığı söylenebilir Günümüzde biyologlar yönetici molekül DNA ile ilgili ayrıntılı çalışmalar gerçekleştiriyorlar Çalışmalar yapılan bu bilim dalına “moleküler biyoloji” denir Moleküler biyolojinin elde ettiği bilgiler mühendislik bilgileriyle birleşince gen mühendisliği ( genetik mühendisliği) adında bir bilim dalı ortaya çıkmıştır Temel amacı kalıtsal hastalıkların boyutlarının bilinmesi, tanı, tedavi ve korunma yolları bakımından tıp alanında yarar sağlamak İnsanlar kendi gereksinimlerini karşılayabilmek için bitkiler ve hayvanlar üzerinde daha fazla ürün alabilmek için çeşitli deneyler yapmışlardır
i) Genetik Alanındaki Gelişmeler:
Genetik çalışmaların temelinde DNA’yı oluşturan bazların yapısı, yerleri, sayısı, sırası ve dizilişinin genlerin yerleşimlerinin tespit edilmesi vardır Genetik alanındaki çalışmalar genellikle tarımda, hayvanlar ve insanlar üzerinde denenmektedir Bu tekniğin temelinde çekirdeksiz bir canlıdan alınan DNA parçasının başka bir organizma veya bakteriye yerleştirilmesi vardır Böylece hem yeni gen kombinasyonları oluşur hem de bu canlılar tarafından oluşturulan mutasyona uğramış genlerdeki eksiklik ortadan kaldırılmış olur Enzimlerin, nükleotidlerin, vitaminlerin üretilmelerinde maya bakterileri kullanılır Bu asıl kullanım alanlarının yanında insülin hormonu, interferon büyüme hormonu ve sarılık aşısının üretiminde de rekombinant maya bakterilerinden faydalanırlar Bu maddelerin sentezlenmesi için gerekli yabancı genler bakteri DNA’ları ile birleştirilerek genetik yapısı farklı yeni bakteriler elde edilir bu bakterilere rekombinant maya bakterileri denir Bu teknoloji tarımda verimliliği artırmak, daha dayanıklı bitki türlerinin oluşturulmasında da kullanılır
Örnek: bir bakteri türünün proteinleri tırtıllar için zehir etkisi yapmaktadır Bu proteini sentezleyen gen bakterilerden alınarak domates, tütün gibi bitkilerin DNA’sına aktarılırsa tırtıllara karşı çok daha dirençli yeni bitkiler elde edilebilir
j) Genetik kopyalama:
Dolly nasıl dünyaya geldi?
1- Anne koyundan alınan hücrelerin bölünmesi durduruldu Bu olay sırasında hücrelere çok az besin maddesi verildi
2- İkinci bir koyundan döllenmiş yumurta hücresi alındı Dikkatli bir operasyonla çekirdek çıkarıldı Hücrenin diğer fonksiyonları sağlıklı bir şekilde devam etti
3- Hücre çekirdeği ile çekirdeksiz hücre birleştirildi Birleştirme ve çoğaltma elektrik akımı verilerek gerçekleştirildi
4- Hücre bölünmeye başladı Bölünme birkaç gün sürdükten sonra minik embriyo üçüncü bir koyunun rahmine konuldu
5- Embriyo büyümeye ve gelişmeye devam etti Hücre çekirdeği alınan ana koyunun kopyası gelişti ve dolly dünyaya geldi
k) Biyoteknoloji Uygulamaları Ve Yararları:
Biyoteknoloji: canlıların sahip olduğu kalıtsal bilgileri bilimsel metot ve teknikler kullanılarak değiştirilmesi ve o canlılardan verimli ürünlerin oluşturulmasıdır
Biyoteknolojinin amacı: bir canlının sahip olduğu faydalı bir özelliği belirleyen genlerin daha basit canlılara aktarılmasıdır Bu uygulamalarla gen aktarılan canlıya, isteğe uygun maddeler sentezlettirilmesi gerçekleşecektir Biyoteknoloji birçok alanda kullanılmaktadır Bunlar;
Endüstri alanında kullanılması:
Endüstride özellikle temizlik maddelerinin üretiminde biyolojik enzimler kullanılmaktadır Bu enzimlerin mikroorganizmalar tarafından (biyoteknolojik yöntemler tarafından)üretilmesi çok ekonomiktir
Tıp alanındaki uygulamalar:
Tıp teknolojinin kullanıldığı en geniş alanlardan biridir Özellikle kanser ve organ nakillerinde önemlidir İnsanlara nakledilmek üzere genetik olarak değiştirilmiş hayvan organlarının üretimi, üzerinde çalışılan konuların başındadır
Sağlık açısından biyoteknolojik yöntemle oluşturulan ürün insülindir İnsülin daha önce hayvanlardan elde edilmekteydi İnsan ve hayvanda insülinin kimyasal yapısının farklı olmasından dolayı çeşitli yan etkilere (alerji gibi) sebep olmaktaydı Daha sonra genetik mühendisliği ile üretilen insülin, insandaki insülinin aynısı olduğu için sağlık açısından uygundur Bu yöntemle daha ucuza yüksek miktarda üretim yapılabilmektedir
Biyolojik yöntemlerle üretilen ilk antibiyotik penisilindir Biyoteknolojik uygulamalarla farklı canlıların kullanılmasından kaynaklanan alerjiler önlenmiştir
İnsanlarda kullanılması: Biyoteknolojik araştırmalar özellikle insanın genetik bilgisinin araştırılmasında kullanılmaktadır Kalıtsal hastalıkların kökeni ve tedavisi açısından bu araştırmalar çok önemlidir Bu yöntemle hastalıklara neden olan genlerin genomdan temizlenmesi mümkün olacaktır Sağlıklı bir insandan alınan gen kullanılarak doğacak bebeğin herhangi bir genetik hastalığının olup olmadığı anlaşılabilmektedir Ayrıca bu yolla günümüzde suçluların teşhis edilmesinde DNA parmak izi testi kullanılır Olay mahallinde suçluya ait bir materyal ( kıl, tükürük, kan vs ) sayesinde suçlu bulunabilir
Kaynak: herdembilgi.blogcu.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder